01 Haziran 2020 - Pazartesi

Bedelini de bir gün gelir ödersiniz

Yazar - Yazar Hakan Dikmen
Okuma Süresi: 5 dk.
Yazar  Hakan Dikmen

Yazar Hakan Dikmen

hakandikmen30@gmail.com -
Google News
Son zamanlar da sadece bizim değil tüm insanlığın kendini sorgulaması gerektiği çok
zor ve bir o kadar da çok acı günler geçirdik.
 
Şöyle Palandöken’den şehri, ülkemi düşünüyorum üzülerek görüyorum ki yine birileri
hesap, kitap, kirli oyunlar, kirli hesaplaşmalar, birbirinin ardından atıp tutmalar,
birbirini kötülemeler, karalamalar, yalanlar, dolanlar iftiralar hakaretler peşinde
 
Bitmiyor bir türlü. Bir musibet bin nasihatten iyidir denir ya; Daha kaç bin musibet
görmemiz lazım? Herkesin dili dini ırkı siyaseti ideolojisi kendine. Ama şu gerçeği ne
zaman göreceğiz. Bir avuç toprak gerisi boş, gerisi yalan. Herkese lazım olan bir, iki
metre kefen. O onu demiş, bu bunu demiş, şu şunu demiş yapmamış, bu şunu
yapmış veya yapamamış hepsi boş değil mi? Korona belasının çıktığı ilk günlerde
politikayı, siyaseti bir kenara bırakıp birbirimizin sağlığını sıhhatini mutluluğunu
düşünmüştük ne güzeldi değil mi?
 
Birazcık işler iyiye gidince (çok şükür) çabucak unutuverdik o günleri. Keşke ders
alabilsek, keşke her zaman bugünlerde olduğu gibi sıkı sıkıya birbirimize sarılabilsek.
İnsanlarda kusur aramak yerine, iyiyi güzeli hoş olanı görebilsek. Ne güzel olur değil
mi? Ama bunun olması için başta yöneticilerin (Malum İmam gaz çıkarırsa
osurursa,Cemaat …. ) sonra da herkesin önce dürüst, adaletli, samimi, sevgi dolu
ve merhametli olması, şükrünü bilmesi gerekiyor.
Malumunuz Kraldan çok kralcıklardan çokça mevcut.
Maalesef olmuyor, olmayınca da herkes kendisinin değil de başkasının ne yaptığını
veya ne yapması gerektiğini düşününce işler sarpa sarıyor. Artık dünya global bir
köy oldu, artık bilgiye ulaşmak o kadar kolay ki. Artık unutmuyoruz her şey elimizin
altında. Kim, ne zaman, nerede, ne yapmış, ne demiş, ne söylemiş, kiminle
buluşmuş, her şey gözlerimizin önünde cereyan ederken birilerinin deve kuşu gibi
kafasını kuma sokup kimsenin kendini görmediğini zannetmesi sonrası ortaya yine
istemediğimiz tasvip etmediğimiz olaylar, duyumlar, görüntüler, tartışmalar çıkıyor.
 
Adı büyük, nam-ı büyük, geçmişi büyük ama kendi küçük Dadaş Erzurum da bile
 
medyadan, spora, spordan siyasete koltuk kapma yarışında neler dönüyor neler
herkes kendini kendi kral zannediyor. Malumunuz Kraldan çok kralcıklardan çokça
mevcut.
Eğer gerçekten iyi iseniz, samimi iseniz, sevgi dolu bir şekilde kendi yapmanız
gereken şeyleri yapıyorsanız sorumluluğunuzun bilincinde iseniz emin olun kimse sizi
yolunuzdan alıkoyamaz. Bırakın başkasının ne yapıp yapmadığını önce kendinizi bir
sorgulayın gerçekten yapmanız gerekenleri yapıyor musunuz? İyi bir insan iyi bir
vatanperver iyi bir vatandaş iyi bir kul olabiliyor musunuz? Bunu sorun kendinize
 
İşinize evinize eşinize çocuğunuza etrafınızdakilere karşı olan sorumluluğunuzu tam
manasıyla yerine getirebiliyor musunuz, mesele bundan ibaret. Eğer siz bunları tam
manasıyla yerine getirip üzerinize düşen görevi layıkıyla yaparsanız, gözünüz film
fırıldakta değil kendi işinizde kendi sorumluluklarınızda olur da onları eksiksiz bir
şekilde hayata geçirirseniz ve herkes bunu yaparsa emin olun o istemediğimiz şeyler
olmaz.
 
Önce kendi yanlışlarımızı eksiklerimizi göreceğiz, düzelteceğiz, yapmamız gerekip de
yapmadıklarımızı sorgulayacağız, kırdığımız kalpleri onaracağız. Dünyanın 3 -5
günlük olduğunu unutmayacağız, sonra bunları yakınımızdakilere, sonra onun
yakınındakilere anlatmasını sağlayacağız. Bu halka bu şekilde devam ederse ancak
biz doğru yolu bulabiliriz.
Başkalarının eğrileri ile gündemimizi meşgul edersek kendimizi görmemiz mümkün
olmaz ve kimse kendi eğrisini görmez ise toplumun düzelmesi imkânsız olur. Bu
zincirin en başındaki halkadan en sonundaki halkaya göre herkesin böyle idrak
etmesi gerekir.
 
Hemen hemen her yazımızda bazı mesajlar veririz bazı uyarılarda bulunuruz,
mesleğimiz gereği bazı eksikleri dile getirir bazı önermeler tavsiyeler yaparız.
Şehrimizin yetiştirdiği yüzlerce kalem erbabları hemen hemen her gün, bu şehrin
gereksinimlerini ihtiyaçlarını olmazsa olmazlarını, kaleme alır televizyonlardan
internet organlarından sizlere duyurur.
 
Bu şehrin neye ihtiyacı olduğunu hemen hemen herkes biliyor. Bunları tekrar tekrar
 
dile getirmek gerçekten bizim içinde hoşnut kaldığımız bir durum değil. O nedenle
önce bu şehri yönetmeye talip olmuş seçilmiş, atanmış makamlardaki yöneticilerine
onların çalışanlarına ve teşkilatlarına organlarına ekiplerine sesleniyorum.
 
Samimi olun, yanlışa yanlış demeyi öğrenin, yanlışa doğru demeyin sırf siyaset
uğruna, sırf makamınızı kaybetmemek uğruna yalamayın. Bugün bir şeyler kötüye
gidiyorsa emin olun bildiği yanlışları söylemekten korkanlar yüzündendir.
 
Tekrar tekrar söylüyorum, eğer bugün doğru olanı doğru bildiğinizi yapmaktan geri
kalır, söylemekten korkar, hayata geçirmekten çekinirseniz yalnızca bu şehre
yalnızca bu halka değil kendi kendinize kendi evladınızın geleceğine ihanet etmiş
olursunuz bunun bedelini de bir gün gelir ödersiniz.
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları
pub-1785681847249596 2497439732