19 Mart 2021 - Cuma

KÜÇÜK DEV “MAHATMA GANDHİ” KİM?

Yazar - Yazar Canda Kalemoğlu
Okuma Süresi: 3 dk.
Yazar Canda Kalemoğlu

Yazar Canda Kalemoğlu

candanas423@gmail.com -
Google News
Gandhi; tarihin tanıklık ettiği büyük adamlardan birisidir. Biz onu, kötülüğe karşı aktif ama
şiddet unsuru içermeyen, direniş anlamı taşıyan ‘Satyagraha ‘felsefesi ile tanımaktayız. Daha
basit anlatırsak bu prensibi Gandhi’nin deyimiyle:” İncinirim ama incitmem” şeklinde pasif bir
direniştir açıklamasında bulunabiliriz.
Basit gibi gözüken Satyagraha prensibi Türkiye’nin 4 katı büyüklüğünde olan Hindistan’ı
bağımsızlığına kavuşturmuştur ve tabi ki burada ki asıl kahraman Gandhi. Ona Küçük Dev
dememizin nedeni ise Hindistan o dönem Büyük Britanya İmparatorluğu tarafından
yönetiliyordu. Hitler’in bile yenemediği Büyük Britanya’nın güçlü lideri olan Churchilli’yi dize
getirdiği için bu lakabı uygun gördük.
Gandhi aslında bağımsızlığa silahsızda sahip olunabileceğinin en büyük kanıtıdır. Muhteşem
büyüklükte olan Hindistan coğrafyasını hiçbir silah hiçbir şiddet unsuru olmadan
bağımsızlığına kavuşturan tek liderdir diyebiliriz.
Yaşamı Hindistan, İngiltere, Güney Afrika üçgeninde geçen Gandhi’nin asıl mücadelesi
Güney Afrika’ da başladı. Hindistan da doğdu İngiltere de hukuk okudu ve iş için gittiği Güney
Afrika’da inanılmaz bir ırk ayrımı ile karşılaştı. Örneğin trende birinci sınıf bileti olmasına
rağmen yerine beyaz birinin oturmak istemesi ve Gandhi’nin haklı olarak buna karşı çıkması
sonucu trenden atılmıştı. İşte dönüm noktası burada başladı. Gandhi diyor ki: Ben o trene
bindiğim de isteksiz, çekingen, başarıdan uzak biri olarak binmiştim fakat indirildiğimde bir
şeylerin değişmesinin zamanı geldiğini düşünen fazlasıyla cesaret sahibi biri olarak inmiştim.
Genç ve çekingen olan bu Hintli avukatın başından geçen kötü olaylar, karşılaştığı adaletsiz
davranışlar onu kararından dönmeyen güçlü bir savaşçıya dönüştürmüştü aslında.
Irk ayrımından dolayı Güney Afrika’da başlattığı “Büyük Yürüyüş” ile adını tüm dünyaya
duyuran Gandhi sonra Hindistan’a döndü ve orda da 24 gün boyunca çıplak ayakla “Tuz
Yürüyüşü”nü 61 yaşına rağmen yürüyerek ve yapbozun eksik parçalarını da tamamlayarak
hedefine ulaştı Hindistanı kendisi acı çekerek fakat kimseye acı çektirmeyerek bağımsızlığına
kavuşturdu.
Hindistan’da meşhur olan kast sistemi var. Orda herkes kastta kendine bir yer edinmek
zorunda. Aksi takdir de kast dışı kalanlar hor görülenler, insan yerine konulmayanlar, pis
işlerde kullanılan ve dışlanan kişiler olarak hayatlarına devam ediyorlardı. Gandhi bu kast dışı
olanları toplumda yüceltip onlara tanrını çocukları anlamına gelen “Harijen” adını vermiştir
ve bu koca toprakları bağımsızlığına kavuşturan Gandhi devletin hiçbir biriminde yer
almamıştır ve mütevazı bir hayat sürmeyi tercih etmiştir. Suikast sonucu da öldürüldü.
“Uğruna Öleceğim Çok Dava Var ama Uğruna Öldüreceğim Hiçbir Dava Yok” sözüyle de
bilgeliğini ve tecrübesini konuşturmuştur.
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
pub-1785681847249596 2497439732