Bir Yıl Daha Bitti… Güldüm, Kırıldım, Vazgeçtim
Bir yıl daha bitti. Takvimden bir yaprak daha koptu, ama asıl kopan şey içimizdeydi. Kimi hayaller sessizce çekildi, kimi insanlar hiç fark etmeden hayatımızdan çıktı. Geriye dönüp bakınca görüyoruz ki; bu yıl sadece günler geçmedi, biz de değiştik.

Hande Nazan Acar
-Güldüm…
Bazen gerçekten mutlu olduğumdan, bazen de güçlü görünmek zorunda kaldığımdan. Gülmek çoğu zaman bir savunma mekanizmasıydı. “İyiyim” demenin en kolay yolu. Oysa içimde fırtınalar koparken, yüzümde alışkanlıktan kalan bir tebessüm vardı. Yine de kabul edelim; insan gülüyorsa hâlâ umudu vardır. Demek ki tamamen kaybolmamışız.
Kırıldım…
En çok da suskunluklara, geçiştirmelere, yarım bırakılan cümlelere. İnsan, başkasından değil; beklentisinden kırılıyor çoğu zaman. “Anlar” sandıklarımızın anlamadığını görmek, “kalır” dediklerimizin gitmesi yordu bizi. Ama kırıldıkça öğrendik: Herkes bizim kadar derin değil, her kalp bizimki gibi taşımıyor.
Vazgeçtim…
Ama her vazgeçiş bir yenilgi değildi. Bazısı kendimi korumaktı, bazısı geç kalmış bir vedaydı. Olmayana tutunmayı bıraktım, değişmeyeni zorlamayı da. Vazgeçmek bazen pes etmek değil; kendine saygı duymaktır. Bunu en çok bu yıl öğrendim.
Bir yıl daha bitti…
Geride kalan acılarla değil, bana öğrettikleriyle anılsın istiyorum. Daha az açıklayan, daha çok anlayan; daha az bekleyen, daha çok kabullenen biri oldum. Belki eskisi kadar saf değilim ama daha gerçekçiyim. Daha temkinliyim ama hâlâ kalbim var.
Yeni yıl mucizeler vaat etmiyor belki, ama ben artık ne istemediğimi biliyorum. Bu da az şey değil.
Güldüm, kırıldım, vazgeçtim…
Ve hâlâ buradayım. Bu bile başlı başına bir başarı.
